Sıcak yaz aylarının en güzel tarafı motorsikletinize atlayıp Bodruma gitmektir..Nedenmi Bodrum'a? Bu sorunun cevabı gayet basit.Deniz ve doğa güzelliklerinin eğlence hayatı ile bu kadar mükemmel birleştiği bir başka yer daha yokta ondan.Hemde ne eğlence , sınırları tarif edilemeyen, doyumsuz bir zevk girdabının içine girmek ancak bu eşsiz beldede mümkün.
İşte bende bu beldenin hayranlarından biri olduğum için ne zaman tatil imkanı yakalasam her seferinde bu defa başka bir yere gideceğim dememe rağmen yola çıkınca rotam kendiliğinden buraya doğru döner.Sanki diğer yerler Çin cumhuriyeti kadar uzak gelir bana , mesafe olarak daha yakın olsalar bile.
İşte bu gün yine ayn kararın eşiğindeyim.Tatile gidilecek , motorsikletle gidilecek ; öyleyse istikamet Bodrum.
Sabahın ilk ışıkları ile birlikte yola koyulduk . Ayrılmaz üçlü ben , Harley Davidson ve güzel karım; yeni bir heyecanın çağrı sinyalleri ile hareket ediyorduk.Havalar çok sıcak olduğu için fazlaca giyinme ihtiyacı olmuyor,bu nedenle üzerimize ve yanımıza fazla giysiler almadan seyahat edebilme rahatlığının ve özgürlüğünün keyfını her zaman olduğu gibi çıkarıyorduk.En gerekli malzemeler olan mayo , havlular ve günes yağı,birkaç t-shirt ve blue jean bunlar benim için fazlasiyle yeterli , ancak karım için aynı şeyler söylenemez tabii.Yüklü bir makyaj ve vücut bakım seti,tanga ve bikiniler dizisi,gece ve gündüz için ayrı kıyafet ve ayakkıblar.Bütün bunlar nereyemi sığıyor o küçücük motorsikletin üzernde diye sormayın sakın. Harley Davidson dedik, hemde en fiyakalısı.Üzerinde geniş bagajlar,rahat maroken deri koltuklar,dört hoparlörlü muhteşem bir müzik seti,telsiz ve bunun yanında başka teknik özelliklerileriyle bu motorsiklet eşsiz bir seyahat aracıdır.Bir gün içerisinde 1000km.den fazla yol yapabilirim bu araçla eğer omuzlarıma devamlı masaj yapan karım da arkamdaysa tabii.Bazen düz ve uzun yollarda seyahat ederken otopilota bağlayıp birer soğuk biranın tadına bakmak , rock müziğinin etkisiyle coşup hayattan daha fazla zevk almak kaçınılmazdır.Ancak bunun neticesinde damarlarda kan daha hızlı akmaya başlayınca benzin deposu ile aranızdaki mesafe artık daralmaya başlar önünüzde.
Bu keyfi yaşamanın belirtilerini gösteren erkeklik organına hapsolduğu alan rahatsız edici gelir.Arkadaki seksi hatunun devreye girme zamanı artık gelmiştir.
Hemen motorsikleti ana yoldan çıkarıp ıssız ağaçlıklı yan yollardan birine sevkedip rahatça davranabileceğimiz bir konuma geldik.Müziğin tahrik edeici sounduna uyup aletimi dışarı çıkardım ve sevgili karımın o şefkatli parmaklarına terkettim.Aracı durdurmamış ağır bir süratle hareket halinde idik.Ben sol elimi arkaya uzatıp karımın şortunun aralığından bacakarasına daldırdım.Uzvu sıcaktan ve zevkten ıslanmaya başlamıştı.Parmaklarımı geriye doğru itip uzvunun içine soktum.O da bana sıkıca sarıldı,sırtımda sütyensiz diri göğüslerini hissediyordum. Boynuma öpücükler konduruyor, beni tahrik ediyordu.Aynı zamanda avucunun içine aldığı aletimide sıvazlamayı ihmal etmiyotdu.
Böyle bir beş on dakika kadar devam ettik,fakat ben artık patlama noktasına geldiğim için ağaçların kenarına ,yoldan hafif içeri doğru yavaşlayarak durdum.Bu işin bir icabına bakalım dedim ve motoru boşa alıp çalışır vaziyette yan ayağa aldıktan sonra üzerinden indim.Müzik hala bütün hızıyla çalıyor bu beni suç işlemeye teşvık ediyordu.Arkada oturan karımı iki elimle belinden kavrayıp havaya kaldırdım , o da ellerini boynuma dolayıp aracın üstünden aşağı indi.Üzerinde paçaları bol bermuda bir şort ve penye , askıılı bir t shirt vardı.Motorsiklet çalışır vaziyette iken -- bu motorun gürültüsü insanı dinlerken orgazma getirir - arka tarafa geçtim ve karımın şortunun bel lastğini iki elimin parmaklarını geçirip hızla aşağı çektim.O iki eliyle Harley'e dayanıp bacakları açık ve arkası bana dönük olarak eğilmiş bir vaziyette önümde duruyordu.Şortu dizlerinin altına inmiş beyaz kalçaları yarı aralık , nabız gibi atan aletimin içine girmesini sabırsızlıkla bekliyordu.Daha fazla beklemeden iki elimle kalçalarını mümkün olduğu kadar ayırıp açılan vajinasının dudaklarının arasına doğru hızlı bir hamle yaptım.Yol boyunca sıvazlanan taş gibi olmuş penis karımın içerisine sertçe girince ağzından kısa bir çığlık koptu.
" Heyy, içime kazıkmı sokuyorsun,yavaşol bakalım!" diyince, bende " pardon canım çok heyecanlandım" diyerek özür diledim.
İki eilimle kalçalarına yapışıp hızlı hareketlerle içine girip çıkmaya başladım.Uzvu sulanmış giriş çıkışlarada şıpırtıyı andırır sesler çıkarıyordu.Birkaç dakika içinde orgazmın sınırına geldim bunu hisseden karım"sakın içime boşalma burada temizlenemem"deyince hemen durdum ve içinden çıkardığım aletimi onu diz üstü çökertip ağzına verdim.Karımın ağzına aldığı bir uzvun hiç şansı yoktur ,birkaç saniye içinde bütün spermlerimi son damlasına kadar ağzının içine boşalttım. Fışkırmalar bitmesine rağmen o aletimi hemen bırakmayıp biraz daha emdi ve kenarlarında kalan menileride diliyle iyice temizleyip görevini başarı ile yerine getirdi.Dudaklarına kısa bir teşekkür öpücüğü kondurup tekrar yola koyulduk.
Bu kısa ama etkili aşk molası ikimizide acıktırmıştı.Yol kenarındaki çöp şiş lokanta larından birine dalıp karnımızı iyice doyurduk.Arkasından bir keyifli sigara tüttürüp artık bir daha durmamak üzere Bodrum'a doğru gazlamaya başladık. Aracımızın konforu bir Mersedes araba ile mukayese edilebilecek kadar yüksekti,bu nedenle son hızla tepe , düzlük, viraj demeden akşama doğru otelimizin önüne vardık. Bizim için ayrılan havuz kenarına yakın süit dairemize yerleşip hemen üzerimizden yolun kirini ve yorgunluğunu atmak için duşa girdik.
Duşun ılık suları altında dudaklarımız yeniden birleşti ve onca yorucu yol gelme mize rağmen suyun verdiği zindelik ile yeniden ateşlenmiştik.Ben karımın boynuna dudaklaarımı yapıştırdım ve çürütürcesine emmeye başladım , ellerim ise arkasına dolanmış kalçalarını sıkıca kavramıştı.Karım iki eli ile ön tarafımda hızla dikleşmiş olan iri aletimi ancak kavrayabilmişti.Ellerini ileri geri oynatarak bana masturbasyon yapmaya başladı.
"Yağma yok bu sefer içine boşalacağm" diyerek onu domaltıp arkasına geçtim,vakit kaybetmeden önümde beni bekleyen bu eşsiz aşk tünelinin içine girdim.
Kadife kaplı duvarların arasında hızla ilerleyen kamışım karımın uzvunun sonuna kadar girmişti bir hamlede.
"Nasıl şimdi daha iyi hissediyormusun beni içinde" diye sorunca
"evet canım içimi fazlasıyle doldurdun , bacaklarım titriyor zevkten" diye cevap verdi karım.
Onu daha da zevklendlrecek hatta zevkten gebertecek hamlelerime başladım ve tepkisini çok çabuk aldım.Banyonun içerisinde yankılanan zevk çığlıkları.Üzerine doğru eğilip iki elimi vücudunun yanlarından boşlukta sallanan memelerinin üzeründe kenetledim ve onları olanca gücümle sıkarak zevk çığlıklarını bir senfoniye dönüştürdüm.
Kısa zaman içerisinde benimde bacaklarım titremeye başladı ve kesik kesik fışkırmalarla karımın içine boşaldım.O da içinden çıkan organıma hırsla saldırıp ağzının içine aldı ve somururcasına emip yalayarak herzamanki titzliğiyle temizlik görevini yaptı.Birazdan kurulanıp ikimizde geniş yatağımıza uzandık.Karım başını göğsüme yaslayıp kendinden geçti. Ben ise yine bir keyif sıgarası tüttüryordum. Televizyonda harika bir müzik programı vardı , onu seyre koyulmuştumki kapı çalındı.Kapıyı açmak üzere doğruldum ve karımın başını iki elimle uyandırmadan yastığa yerleştirip odadan dışarı çıktım.Banyodan bornozu alıp hızla üzerime geçirdim ve kapıya yöneldim.Gelen oda servisi idi. Otelin genel müdürü devamlı müşterilerine yolladığı meyve ve şarabı bu sefer unutmuş ancak biz odaya yerleştiktem sonra yollayabilmişti.Garson çocuk bunun için müdürü adına özür diledi.Bende önemi yok diyip salonun ortasında bulunan masanın üzerine bırakmasını istedim.
Ben kapıyı kapatırken genc garson salona doğru ilerledi. Yatak odasının acık olan kapısının önünden geçerken az kalsın tökezliyordu.
Karım içeride çırılçıplak,yüzükoyun uzanmış sağ bacağı karnına kadar bükük vaziyette ve açılan kalçalarının arasında muhteşm uzvu gözüküyordu.Garson kendisini hemen toparlayıp devam etti ve masanın üzrine tepsiyi bırakarak bana sordu "şarabınızı açmamı istermisiniz efendim?"
Ben açmasını rica edip gardroptaki giysimin içinden ona bahşiş vermek için yatak odasına girdim.Cüzdanımın içinden parayı alıp dönerken karımın poposuna bir öpücük kondurdum.Eminim garson bu manzara karşısında küçük dilini yutabilirdi şaşkınlıktan.Ona teşekkür edip bahşişi uzattım ve adını sordum"Orhan efendim"dedi.20 yaşlarında esmer bir delikanlıydı.Civardan bir yerden olduğu teninin esmerliğinden belliydi.Geri dönüp kapıya doğru ilerlerken yatak odasının kapısı önünde bu sefer duraklamadan geçti ama eminim gözleri yana kayıp şaşı olma tehlikesi geçirmiştir.
İlk geceyi odamızda meyve ve şarap ile yetinerek geçirdik,zira hem yorgunduk hemde yarın erken kalkıp yat turuna gidecektik.Derin bir uykudan sonra sabahın ilk ışıkları yatak odamızın yarım açık jaluzilerinden içeri girmeye başladığında uyanmıştım.Karım hala uyuyordu , onu uyandırmaya çalıştım
"bebeğim bu gün tura gideceğiz artık kalkmalısın"diyince anlamsız bir mırıldan mayla cevap verdi.
Görünüşe göre tura gitme niyetinde değil aksine uyumak istyordu.Benimle gelmeyeceeeğini anlayınca banyo alıp dışarı çıktım.Kahve ve croissan ile yapılan kısa bir kahvaltıdan sonra Harleyime atlayıp limana gittim ve keyifli bir gün geçirmek dileğiyle geziye başladık.
Teknede 15 kişi kadardık,hepsi yabancı idiler.İngiliz turistler ağırlıkta idi ,iki de yalnız seyahat ettiklerini sonradan öğrendiğim Hollandlı kız.İkside çok neşeli idiler.Nicole ve Solange 19-20 yaşlarında bakımlı ve alımlı iki genç kız.Nicole sarışın Solange ise kızıldı.Bütün gün onlarla arkadaşlık etmeye karar vermiştim.Onlar da bana ısınınca hoş bir sohbet başladı.Esprili konuşmalarımız kahkahalarımızla devam etti ve akşama dek aynı havada kaldık.Güneşli ve sıcakbir gündü ve serin Bodrum koylarında yüzerek ferahladık.Akşam üzeri, güneşin batışına yakın bir zamanda, diğer teknelerle beraber Bodruma döndük.Tekneden kızlarla beraber indik ve limanın kenarına park ettiğim Harleyi görünce bir çığlık attılar.Hele onun benim motorsikletim olduğumu öğrenince çok sevindiler.
"Bizide gezdirirmisin?"diye sordu Nicole.
"Tabii ama sadece bir kişilik yer var arkamda "deyince Solange bizde sırayla bineriz o zaman" diye cevap verdi.